Yurt Dışında Yediğim Muhteşem Yarrak

Selamlar, adım Dilan. Almanya’da Köln şehrinde ailem ile birlikte yaşıyorum. Esmer bir kızım, siyah uzun saçlarım var. 18 yaşındayım. 1,74 boyunda, 54 kilodayım. Simsiyah gözlerim var. Dolgun kalçalarım ve göğüslerimle her erkeğin rüyalarını süsleyen bir kızım. Çoğu zaman yolda yürürken arkamdan ıslık çalanlar, cep numaramı isteyenler olur. Sözlü tacize çok uğradım, ama asla yüz vermedim erkeklere. Ayrıca aynı okuldan çıktığım, fakat elele tutuşup, öpüşmekten ileri gitmediğim bir erkek arkadaşım var.

18 yaşıma girdiğim için annemlerden izin koparıp, okuldan kız arkadaşlarım Esra, Betül, Gizem, Daniela ve Giuseppina ile yaz tatilinde 2 haftalığına İspanya’nın İbiza adasına gitme kararı aldık. Herkes çok heycanlıydı. Yaz tatili, İspanya, Güneş, Plaj, Deniz, İçkiler, Discolar, Clubler, Beach-Partyler… Çok seviniyorduk.

Gün geldi, kızlarla bavullarımızı hazırladık, Esra’nın babası bizi minibüsü ile havaalanına bıraktı. Eğlenceli ve şamatalı bir uçak yolculuğundan sonra İbiza’da idik. Havaalanından bindik servise ve tuttuğumuz yazlık Villaya gittik. Uzun yolculuktan dolayı hepimiz yorgun düşmüştük. Esra ile Betül eşyalarını dolaplarına yerleştirip, yüzmek için plaja gittiler. Diğer kızlar ise duş alıp, uyumak için odalarına çekildiler. Bense hem ilçeyi görmek, hemde çarşıya uğrayıp yiyecek birşeyler almak için Taxi ile merkeze gittim…

Çarşıda gezerken bir Türk İmbiss gördüm. Döner, Kebap, Türk yemekleri falan yapan küçük bir dükkandı. Hemen ordan kendime ve kızlara yiyecek birşeyler sipariş verdim ve beklemeye başladım. Beklerken beni süzen, gözleriyle beni adeta baştan aşağıya soyan, 25 yaşlarında bir İmbiss çalışanı gördüm. İspanyoldu sanırım. Çok yakışıklıydı, kaslı bir vücuda sahip ve mavi gözleri deniz gibiydi. Almanya’da bu tür erkeklerden çok olduğu için, ayrıca Almanya’da benim çıktığım bir çocuk olduğundan pek umursamadım. Fakat sikecekmiş gibi bakışları beni rahatsız etmeye başlamıştı. Ben tam yemekleri alıp parayı verecekken, elimden cüzdanım yere düştü. Eğilip alayım derken, göğüslerim büyük olduklarından dolayı Bodymden taştılar ve cüzdanı alıp doğrulurken yine o çocuğu gördüm, göğüslerime yiyecekmiş gibi bakıyordu. Bakışlarından ürkmüştüm. Aceleyle ödedim hesabı ve hemen bir Taxi ile Villaya döndüm.

Villada kızlarla yemeklerimizi yedikten sonra ben de duşumu alıp biraz uyuyacaktım. Kızlar ise şimdiden hazırlanmaya başlamışlardı, çünkü gece Discoya gidecektik. Birkaç saat uyudum. Uyandığımda ben de hazırlanmaya başladım. Almanya’da rahat giyinmeye alışık olduğumuz için ve ailelerimizin de yanımızda olmamasının verdiği rahatlıkla çok sexy giyindik. Ben siyah dantelli bir elbise giydim. Dar ve kısa, boyu tam kalçalarımın altında, kolları ve vücut kısmı dantelli olan bir elbise. İyice bakınca içimde sütyen olmadığı ve meme uçlarım tamamen belli oluyordu. İçime bir de sexy bir Tanga giymiştim. Kırmızı topuklu ayakabbılarımı da giydikden sonra, güzelce makyajımı ve saçlarımı yaptım. Kızlarla çıktık Villadan. Villanın önünde bekleyen Taxilerle İbiza’nın en ünlü Discosuna gittik.

Discoda saatlerce eğlendik, dans ettik. Kokteyller, Wodkalar, Wiskiler, derken hepimizin kafası iyice hoş olmuştu. Ben dans etmeyi çok sevdiğimden hiç yerimde durmamıştım. Artık bizim kızların pili bitmişti. İtalyan kız arkadaşım Giuseppina çok rahat bir kızdı. Ona bakınıyordum, kaşla göz arasında bir İspanyol çocuk bulmuş dans ediyorlardı. Buna dans etmek denirse tabii, resmen birbirlerini yiyorlardı. Öpüşmeler, elleşmeler derken, 5 dakika sonra ortadan kayboldular. Diğer kızlar ise artık tamamen kopmuşlardı, dans etmeye takatları kalmamış, masada oturmuşlardı öylece. Bense halen dans ediyordum…

Birden önümden biri geçti. İnanamıyordum, bugün yemek aldığım İmbiss’de çalışan İspanyol çocuktu, yanında arkadaşları da vardı. Göz göze geldik, bana pis pis gülümsedi. Bir an ürkmüştüm, iğrenç bir tarz vardı bakışlarında, resmen beni sikiyordu bakışlarıyla. Dans ederken durmadan bana bakıyor, baştan aşağıya süzüyordu. Ben dans ederken bizim kızlardan Gizem yanıma geldi, kulağıma, “Bu çocuk sana hasta kızım, iki saatir sana bakıp duruyor!” dedi. Bense, “Umurumda değil!” dedim. Gizem gülümseyerek yine kulağıma, “Gel bunu baştan çıkaralım!” dedi ve başladık Gizem’le dans etmeye. İkimiz de Lezbiyen değildik, ama çok sexyce, iki Lezbiyen gibi birbirimizin heryerine dokunuyor, dans ediyorduk. Çocuğun bakışları ise gitikçe dahada sapıkça oluyordu. Bir ara pantolonunun önüne baktım, kabarmıştı…

Saat gece 04:00 gibi, kızlar, “Artık kalkalım!” dediler. Gitmek istiyorduk, fakat Giuseppina ortadan kaybolalı 2 saat geçtiği halde halen gelmemişti. Ben kızlara Taxiyle önden gitmelerini, benim Giuseppina’yı bulup birlikte geleceğimizi söyledim. Kızlar Villaya gitmek için ayrılınca, ben de başladım Giuseppina’yı aramaya. Discodan çıkıp plaja doğru yürüdüm, deniz kenarında da Beach-Party vardı, belki oradalar diye düşündüm. Yürürken etrafıma bakınıyordum, peşimden gelen o İmbisste çalışan İspanyol çocuğu fark ettim, sanki beni takip ediyormuş gibi hali vardı. Bir an durdu, cep telefonuyla birileriyle konuşmaya başladı. Fazla umursamayıp yoluma devam ettim.

Okadar aramama rağmen Giuseppina’yı bulamadım. Artık çok yorulmuştum, ayağımdaki topuklular da ayaklarımı çok acıtmıştı, ayaklarımın altları şişmişti. Ayakabılarımı çıkarıp elime aldım, yalınayak kumsaldan yürüyerek yoluma devam ettim. Sonra ise korkmaya başladım, yerleşim yerinden ve çarşıdan çok uzaklaşmıştım. Geri dönüp bir Taxi ile Villaya kızların yanına dönmeyi planlıyordum ki, o anda da telefonum çaldı, Gizem arıyordu. “Giussepina geldi, çocuk onu eve bırakıp gitti!” dedi. “Tamam, ben de bir Taxi ile dönecem!” deyip yola koyuldum. Taxi aramaya gidecektim, ama harbiden de yoldan epeyi bir uzaklaşmıştım ve sabah olmuştu neredeyse.

Kumsaldan yürürken yine o çocuğu fark ettim. Arkamdan bana, “Heyyy!” diye sesleniyordu. Acaba beni 2 saatir takip mi ediyor dedim kendi kendime, ama olamazdı, ozaman fark ederdim ki bunu. Çocuk arkamdan seslenirken ben hızlı adımlarla ilerliyordum. Bir an önce yola çıkıp Taxi bulmak istiyordum, ama daha 1 km’ye yakın yolum vardı. Bulunduğum yer ıssızdı, gelen geçen kimseler de yoktu. Çok korkmaya baslamıştım, artık okadar hızlı yürüyordum ki, koşar gibiydim. Birden çocuk yetişip önüme geçti ve “Sen Türksün galiba, benim adım David!” dedi. İspanyol çocuğun Türkçe bilmesine hayret ettim ve durdum. Çocuk anlatmaya başladı, annesi İspanyol, babası Türkmüş. Ona biraz sert bir tonda, “Ne istiyorsun benden, neden sabahtan beri takip ediyorsun beni, derdin ne senin?” dedim.

David ise, “Çok güzeslin!” dedi gülümseyerek. Ben, “Teşekkür ederim! Byee!” dedim, tam gitmek isterken arkamdan bana sıkıca sarıldı. Bunu hiç beklemiyordum. Şaşkınlığım geçince onu geriye itmeye çalıştım. O ise, “Çok güzelsin bebeğim, yerim seni! Discoda o Lezbiyen orospuyla dans ederken kudurttunuz beni!” diyerek Ahtapot gibi yapıştı bana, nerem denk gelirse ellemeye, okşamaya başladı. Ben çırpınıyordum, yardım edecek kimse gelir mi diye bağırıyordum, David’e vurmaya çalışıyordum. Fakat güçsüz kalmıştım, ona karşı koyamıyordum, çok güclüydü, boyu yaklaşık 1.85 vardı ve gayet kaslı bir vücudu vardı. Ben çırpındıkça, o canımı daha çok yakıyordu. Sonra kollarımdan tuttu sıkıca ve beni öpmeye çalıştı. Okadar çabaladım ki kurtulmak için, ama nafile. Kolunu ısırınca beni bıraktı, ben de kaçtım. Fakat peşimden koşuyordu ve çok hızlıydı, benimse ayağımda ayakabı bile yoktu…

Ben önde, o arkamda, koşa koşa denizin kenarında kayalarınn olduğu bir yere geldik. Hava yavaş yavaş aydınlanıyordu, ama halen etrafta kimseler yoktu. Çok korkuyor ve kaçmaya devam ediyordum ki, ayağım takıldı ve yere düştüm. David pis pis gülerek üstüme atladı. Üzerimdeydi ve çok ağırdı, onu üstümden ittiremiyordum da. Boynumu boğazımı öpmeye, bacaklarımı okşamaya başlamıştı. Bense ağlıyor, “Nolursun bırak beni, Allahını seviyorsan birşey yapma bana!” diye yalvarıyordum. O ise bundan zevk alır gibi gülüyor, her yerime dokunmaya devam ediyordu. Bir eli bacaklarımda dolaşırken, diger eli de göğüslerimi yoğuruyordu. Çaresizdim, yalvarıyordum, yakarıyordum, ağlıyordum, yardım için bağırıyordum, fakat gelen giden yoktu…

“Birşey yapma bana nolursun, Allah aşkına bırak beni, daha bakireyim!” dediğimde, bir kahkaha attı ve “Ohalde hemen senin tadına bakmak istiyorum, kadın olmaya hazır mısın!” dedi. Çok korkuyordum, yorulmuştum, direnecek gücüm kalmamıştı ve ağlıyordum. O ise çoktan işe koyulmuştu, elini elbisemin altından bacak arama sokup, Tangamı bir çırpıda çekip çıkardı. Sonra elbisemi parçalarcasına üzerimden çıkardı. Boynumu, boğazımı, göğüslerimi yalamaya öpmeye başladı. Sonra dudaklarımı öpmeye ve emmeye geçti. Nefessiz kalmıştım, bir an öleceğim sandım. Parmakları klitorisimi okşuyor, am dudaklarımı ayırıyor, parmağını içime sokup kurcalıyordu. Amım ister istemez sulanmıştı. Bunu farkedince kahkaha atıp, “Senin de hoşuna gidiyor, bak amın ıslanmış orospu!” diyerek amımdan çıkardığı parmağını gösterip yaladı. Bense yüzüne tükürüp, “Allah belanı versin, bırak beni, gitmek istiyorum!” deyince, iyice delirdi ve bana tokat üzerine tokat attı. Nasıl vurmuşsa bayılmışım…

Ayıldığımda, karşımda çırılçıplaktı, bacaklarımı ayırmış, amımı yalıyordu. Kaç dakikadır yalıyordu bilmiyordum, fakat istemsem de zevk almaya başlamıştım. Hem zevk alıyordum, hem de halen ağlıyordum ve “Bırak beni!” diyordum. Ama artık yavaş yavaş ümidimi yitirmiştim, ne olcaksa olsun da gideyim diye düşünüyordum. Beni sikeceği kesindi, ona, “Nolursun kızlığıma dokunma, arkadan yap!” dedim. David, “Peki, tamam!” dediğinde, hiç olmazsa kızlığım gitmeyecek diye sevinmiştim.

Benden yarağını yalamamı istedi. Almanya’da çıktığım çocuğun yarağını bile yalamamıştım. “Olmaz!” dedim. Saçlarımdan sertçe tuttu ve ve yarağını zorla ağzıma verdi. Ben yalamayınca, elini havaya kaldırıp tokadı gösterince, amatörce yalamaya başladım yarağını. Hayatımda ilk kez yarak yalıyordum. Yalarken de kara kara düşünüyor ve çok korkuyordumm, bu koca yarağı götüme nasıl alacağım diye. David ise zevke gelmisti, “İyi yapıyorsun orospum benim, ohhh, ne güzel yalıyorsun, hadi devam!” diyordu. İğrenmiştim. Bir an kusacaktım neredeyse, yarağının yarısından fazlasını boğazıma kadar sokuvermişti. Saçlarımdan tutarak başımı yarağına bastırıp, resmen ağzımı sikiyordu…

Birkaç dakkia sonra, “Tamam, yeter bu kadar, arkanı dön!” dedi. Arkamı döndüm. Beni dört ayak domalttı ve götümü yalamaya başladı. Bense bundan zevk almaya başlamıştım, dilini göt deliğimin içine sokup sokup çıkarıyordu. Sonra parmaklamaya geçti. Önce bir parmağını soktu, sonra 2. parmağını da sokarken acı hissettim. Götüm çok dardı, epey bir uğraşla 3. ve 4. parmağını da sokmuştu. Çok acıyordu, götüm yırtılacak sanmıştım…

Önüme geldi ve yarağını biraz daha yalattırdı. Sonra arkama geçti, götüme dayadı. Önce hafifçe yarağının başını soktu ve alışayım diye az bekledi. Sonra birkaç cm daha ilerleyince, ben çığlığı bastım ve “Ahhh, acıyorrr, nolursun çıkar, ahhh, ığhh!” diye bağırmaya başladım. O dinlemeyip sokmaya devam ediyordu. Gözlerimden yaşlar geliyordu. Yaklaşık yarısı girmişti, ama götüm de yırtılmış gibiydi, ölüyordum acıdan, bağırıyordum. Dudaklarımı ısırmıştım. Az daha bekledikten sonra yarağının hepsini birden kökleyiverdi. Çığlıklarım kendi kulağımı sağır edecekti. Hiç durmadan, beklemeden hızlı hızlı girip çıkmaya başladı götüme. Resmen taşaklarına kadar sokuyordu…

Götümü sikerken, “Ohhh kurban olurum böyle göte! Az bekle amına koduğumun orospusu, birazdan zevke gelip kendin yalvaracaksın seni sikmem için!” gibisinden laflar ediyordu. Dediği doğruydu galiba, halen acı çeksem de, yavaş yavaş zevk de almaya başlamıştım. O ise yarağını götümden tam çıkarıp, kalçalarıma tokat atıp, birkaç saniye bekleyip, aniden birden kökleyiveriyordu götüme. İçim dışıma çıkmıştı sanki, kazık gibi yarağını resmen midemde hissediyordum. 10 dakika daha götümü sikip, birden böğürerek götümün içine boşaldı. Yarağından okadar çok döl fışkırdı ki, içim dolmuştu. Boşalması bitince yarağını çıkarmadı götümden, üzerime yığıldı kaldı. Bense halen ağlıyordum altındayken…

Birkaç dakika sonra kalktı üzerimden. Ben, bitti, kurtuldum, gideceğim artık diye düşünerek, son bir gayretle ayağa kalkıp döndüğümde, karşımda David’in Discodan arkadaşlarını gördüm. 5 kişiydiler. İkisi zenci, diğer üçü de sanırım İspanyoldu. Hepsinin de elinde cep telefonları, benim sikilişimi kaydetmişlerdi ve halen çıplak halimi kaydetmeye devam ediyorlardı. Bir elimle göğüslerimi, diğer elimle de amımı kapatmaya çalıştım. Çok utanıyor, kendimi orospu gibi hissediyordum. Aralarında İspanyolca birşeyler konuşuyorlardı. Okulda İspanyolca dersi almıştık, bazı şeyleri tam anlamasam da, olacaklardan çok korkuyordum.

Birden ikisi üzerime geldi, kollarımı tutup beni yatırdılar. İkisi de bacaklarımı ayırdı. Sonra David üzerime doğru geldi ve “Bu yarağı yiyeceksin bebeğim, kurtuluşun yok, götünün bekaretini ben aldım, o tazecik amınınkini de ben alacağım!” dedi. Benim artık ağlamaktan ve bağırmaktan sesim kesilmiş, direnecek gücüm kalmamıştı. David yarağını sıvazlayıp am dudaklarımın arasına yerleştirdi, yukarıdan aşağıya, aşağıdan yukarıya sürtmeye başladı. Yine elimde olmadan amım ıslanmıştı.

Yavaşça amımın içine doğru sokmaya başladı yarağını. Yaklaşık yarısı girmişti ki, acı çekmeye başladım. Yarağını çekip baktı, kan gelmediğini görünce yeniden sokup birden kökledi. Ben, “Ağğğhhh!” diye çığlık atınca, David gülerek, “İşte şimdi deldim kızlığını!” deyip sikmeye başladı. Amıma yarağı dikiş makinası gibi girip çıkarken, “Ohhh, işte bu bebeğim, amın sikimi sarıyor, am dediğin böyle olacak, alev alev yanıyor amın, ohhhh yavrum!” gibisinden laflar ediyordu. David amımı sikerken arkadaşları da yaraklarını çıkarmış, bizi seyrederken sıvazlıyorlardı. Hele o zencilerin yaraklarını gördüğümde gözlerim yuvalarından çıkacaktı, kocaman yarakları vardı…

İtiraf etmesi zor, ama artık sikilmekten zevk alıyordum. David 15 dakika daha siktikten sonra böğürerek amımın içine boşaldı. Sımsıcacık dölleriyle içimi doldurması çok hoşuma gitmiş ve ben de onunla birlikte orgazm olmuştum. David’den sonra arkadaşlarının da beni sikeceklerine hiç kuşkum yoktu. Zaten kızlığım da gitmişti. Yapacak birşeyim yoktu, bari tadını çıkarayım diye düşündüm.

David kanlı yarağını amımdan çekip çıkarınca, doğrulup, başucuma yanaşan zencilerin yaraklarını ellerime aldım. Bizim kızlarla Almanya’da epeyce sikiş filmleri izlemiştik. Hele o zencili filmleri izlerken, zenci yaraklarını görünce kızların ağzı hep sulanır, “Ohhh, şimdi olsa ne yalardık, döllerinin bir gramını dahi ziyan etmeden yutardık!” derlerdi. Aklıma kızların bu lafı gelince sırayla ağzıma alıp yalamaya, emmeye başladım. Filmlerde gördüğüm gibi yapıyordum. Sanki 40 yıllık orospuymuşum gibi zencilerin kapkara yaraklarını ve taşaklarını yalıyordum. Diğerleri de bu arada göğüslerimi okşamakla meşguldü. Zevke geliyor, “Mhmmm, ohhh, mhmmm!” diye inliyordum. Yaklaşık 10 dakika yaladıktan sonra zenciler sırayla ağzıma boşaldılar. Ama ne boşalmaydı. Döllerin hepsini yutmaya çalıştım. Ağzımdan taşanı da parmağımla sıyırıp ağzıma götürdüm.

Zenciler çekilince diğer ikisi beni kucaklarına aldı. Beni aralarında tost yapıp, biri alttan götüme, diğeri ise önden amıma soktu. Okadar çok acı duymuyordum artık. Hatta bir süre sonra çok rahat alır olmuştum yaraklarını. Kucaklarında bir orospu gibi kalçalarımı kıvırıyor, yarı Almanca, yarı İspanyolca, yarı İngilizce, yarı Türkçe, “Ohhh sikin beni, ohhh daha sert sikin, amımı götümü dağıtın, sikin beni erkeklerim!” gibi laflar söyleyip onları deli ediyordum. İkisi de okadar sert ve seri şekilde deliklerime girip çıkıyorlardı ki, orgazm üstüne orgazm oluyordum. Yaklaşık yarım saat beni siktiler böyle, sert sert. Gözlerimden yaş gelmis, takatim kalmamıştı, çok yorgunundum. “Hadi boşalın artık!” diyordum onlara, fakat onlar durmak bilmiyordu…

Kaç dakika daha siktiler bilmiyorum, ama nihayet ikisi de ardı ardına, biri götüme diğeri ise amıma patladı. İçim dışım döl olmuştu. Yaraklarını çıkarıp beni yere indirdiklerinde amımdan ve götümden akan döller bacaklarımdan aşağıya süzülüyordu. Son bir arkadaşları kalmıştı beni sikmeyen, o galiba sikmeyecek beni diye düşünmeye başlamıştım ki, ayaktayken arkadan amıma öyle bir geçirdi ki, iflahım kesildi. Rahat bir 20 dakika da o sikti beni ve içime boşaldı…

Sonra beni hep birlikte tutup denize götürdüler. Denizde amımı götümü yıkadılar. Suda biraz kaldıktan sonra çıktık. Buz gibi deniz suyu iyi gelmişti. Tam üzerimi giyecektim ki, yine sikmek istediler. Fakat ben, “Çok yoruldum, siktiniz işte, gitmek istiyorum!” dedim. Ama dinleyen kim, hepsi de kalkık yaraklarını ellerine almışlardı. David yere yattı, beni üstüne oturttular, altımda David’in yarağı amıma girmişti, arkamda duran zenci de yarağını götüme soktu, yanlarımda ise diğer zenciyle İspanyol çocuklar siklerini ellerime ve ağzıma veriyorlar. Amım, götüm ve ağzım, resmen her deliğim yarakla dolmuş, ellerimde de iki yarağa 31 çekiyordum. O şekilde beni okadar çok sert siktiler ki, yeniden bayılmışım…

Tekrar ayıldığımda bir evde, yataktaydım. Sırtüstü yatıyordum ve üzerimde zenci vardı, amımı sikiyordu. Ben tam kendime gelirken amımın içine patladı. Üzerimden kalktığında, nerede olduğumu ve saatin kaç olduğunu sordum onlara. David’in evinde olduğumuzu ve saatin 13:30 olduğunu söylediklerinde şok oldum. Resmen 6-7 saat boyunca 6 erkek tarafından sikilmiştim. Yaşadıklarıma ve aldığım zevke inanamıyordum.

“Eyvah, kızlar beni çok merak etmiştir!” diyerek telefonumu sordum, bu zamana kadar beni en az 50 kere aramış olmalıydılar. David pis pis gülümseyerek telefonumu verdi ve “Ben kızlara senin telefonundan mesaj gönderdim!” dedi. Telefonuma baktığımda bir şok daha yaşadım. Gizem beni birkaç kere aramış. David de güya ben yollamışım gibi, Gizem’e, “Benim keyfim yerinde, geç gelebilirim, beni merak etmeyin!” diye mesaj atıp, altına da beni siken erkeklerin yaraklarının resimlerini ve beni sikerlerken çekilmiş resimleri yollamıştı!

“Ben gideyim artık!” dediğimde, “Bari gitmeden önce son kez sakso çek bize!” dediler. Sırayla hepsine sakso çekip boşalttım onları. Sonra duş alıp giyindim ve bir Taxiye atlayıp Villaya, kızların yanına gittim.

Tabii kızlardan güzel bir fırça yedim, “Niye sadece kendini düşünüyorsun, bizimkisi am değil mi, okadar yarak hepimize yeterdi, haber verseydin biz de katılırdık!” diye. Kızlar bu konuyu okadar çok üstelediler ki, dayanamadım ve “Siz kaşındınız orospular! Akşama hazırlanın, yarağa doyacaksınız!” dedim. 🙂